MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu. Başkanlık tartışmalarına değinen Bahçeli, "Bizim AKP hükümetine desteğimiz terörle mücadele ile sınırlıdır. Başkanlık sistemi ve partili cumhurbaşkanına vereceğimiz bir destek ve katkı yoktur" dedi.
İşte Bahçeli'nin konuşmasından satır başları:
"Geçtiğimiz Pazar günü AK Parti Genel Kongresi'nde genel başkan seçilen Binali Yıldırım'ı bu anlamda önemli işler bekliyor. Yıldırım'a ve parti arkadaşlarına başarılar diliyorum. Bizim için önemli olan yeni hükümetin ülke yararına izleyeceği politikalardır.
Bizim özenle üzerinde durduğumuz konu Yıldırım'ın kongrede yaptığı konuşmanın ana fikri ve içeriğidir. Dikkatimizden kaçmayan bir diğer konu Davutoğlu'nun sitem dolu şikayetleridir.
"DAVUTOĞLU NASIL GELDİYSE ÖYLE GİTTİ"
Elbette kendi takdirleridir. Bir gün bu dönemin gizemli ve şifreli yanları bir bir ortaya çıkacaktır. Bu şimdinin konusu değil. Atı alan Üsküdar'ı çoktan geçmiştir. Dikiz aynasına bakarak önümüzü görmek akıl kârı değil.
Sayın Davutoğlu nasıl geldiyse öyle gitmiştir. AKP'de yeni bir dönem başlamıştır. İktidar partisinin kendi iç dinamikleri doğrultusunda bir yönetim değişikliğine gitmesi kendi bileceği iştir. Alan memnun satan memnun bize sadece izlemek düşecektir.
Yıldırım'ın kime sözcülük yaptığı ortadır. AKP'nin 2. Olağanüstü kongresi başkanlık sistemin hazırlık ve icrasına göre yapılmıştır . Bu anlayışa göre yeni anayasayla kast edilen şey başkanlık sistemidir. Şayet bu amaç gerçekleşmezse partili cumhurbaşkanlığı yedekte tutulmaktadır.
"BAŞKANLIK SİSTEMİNİN MAHZURU ÇOKTUR"
MHP'nin bu kapsamdaki tutumu nettir. Başkanlık sisteminin bizce mahzuru çoktur. MHP olarak milli ve manevi değerler ekseninde her zaman uzlaşmaya varız. Ancak başkanlık sistemi gibi dibi görünmeyen kuyudan su içmeye ne isteğimiz ne de irademiz vardır. İlkelerimizi yutmamızı hiç kimse beklememelidir.
Türkiye'nin temel ihtiyacı yeni bir sistem değil var olan sistemi etkin çalıştırmaktır.
Terörle mücadelede hükümetin elini güçlendirmek için üzerimize düşeni yaptık ve yine yaparız.
"TÜRKİYE HUZURA ULAŞACAKSA TEK ÇARE BAŞKANLIK MIDIR?"
Şimdi bizden başkanlık sistemiyle ilgili olumlu bir tavır bekleniyor. MHP sistem tartışmalarının çok ciddi badirelere yol olacağını görmektedir.
Türkiye huzura ulaşacaksa tek çare başkanlık mıdır? Türkiye uzaya gidecekti de buna parlamenter sistem mi engel oldu. Zenginliğin kalkınmanın sihri büyümenin yegane ilacı başkanlık sisteminde mi görülmektedir? Parlamenter sistem revize edilerek bu hedeflere rahatlıkla ulaşacaktır.
Başkanlık sistemi ya da fiilen uygulansa da partili cumhurbaşkanlığının ileride aşırı bedellere mal olacağıbilinmektedir. Başkanlık sisteminde çift başlılığın giderilmesi neredeyse imkansız bir zorluktur.
"BAŞKANLIK KONUSUNDA VERECEĞİMİZ DESTEK SUNACAĞIMIZ KATKI YOKTUR"
Başkanlık sistemi ile yasama, yürütme ve yargı arasındaki denge bozulacaktır; demokrasi ararken despotizm kaçınılmaz olacaktır. Bizim AKP hükümetine desteğimiz terörle mücadele ile sınırlıdır. Başkanlık sistemi ve partili cumhurbaşkanına vereceğimiz bir destek ve katkı yoktur. Yeni kurulacak hükümet önce terörün kökünü kazımalı, Türkiye'nin belini doğrultmalı kurutması gerekir.
"YÜZDE 60'LIK BLOKTAN BAHSEDİYORLARDI"
7 Haziran sonrası yüzde 60'lık bloktan bahsediyorlardı. MHP'yi Kandil'in yanına çekmeyi düşünüyorlar, akıllarınca şahsıma başbakanlık öneriyorlardı. Utanmadan MHP'yi tarihi rotasından çıkarıp PKK ile yan yana gelmeyi projelendiriyorlardı. Çok şükür başaramadılar, bugün olsa yine başaramazlar. Türk düşmanlarıyla bir araya gelmeyiz. Her tezgahı, her kumpası iter milli ülkülerimizden asla vazgeçmeyiz. Kırmızı plaka uğruna, kırmızı çizgilerimizi silemeyiz. AKP'den kurtulmak uğruna PKK'ya yanaşamayız. HDP ile aynı hizaya düşmüş CHP bunun açıklamasını yapacaktır. MHP bölücüler için mahkeme yolunun açılmasına karar vermiştir.
Kıbrıs Rum Yönetimi'nin AB'ye üye olması, Türkiye'nin elini zora sokmuştır. Doğu Akdeniz'de keşfedilen doğalgaz yatakları, özellikle ABD'nin Kıbrıs meselesine olan ilgisinin ardında bu gerçek vardır. Masada bulunan planın önecekilerinden bir farkı yoktur. Sadece yöntem değişmiştir.
TOPLANTI SONRASI AÇIKLAMA
Bahçeli grup toplantısının ardından ise gazetecilere şu açıklamayı yaptı:
"Sorumluluk sahibi bir delege arkadaşımızın başvurusudur. Her gün yeni bir şey gündeme gelmekte her gün MHP tartışılmaktadır.
AKP'nin 2. Olağanüstü büyük kongresinde basınla görüşmeler yapan siyasi mensupların düşüncelerini almak yerine basın mensupları özellikle MHP'yi gündeme taşıyarak kurultay kaosu adı altında bir ifade kullanmaktadır.
Basın mensubu kardeşlerimizin neye hizmet ettiğini anlamakta zorluk çekiyoruz ve gittikçe saygımızın azaldığını ifade etmek istiyoruz."
Kaynak:Ortadoğu
