CHP’nin ekran trolü Nevşin Mengü “Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı adayı olmasını isteyenler şemayı hazırladı. Meral Akşener ve Ali Babacan Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacak. Ekonomi de Ali Babacan, Dışişleri Bakanlığı ise Ahmet Davutoğlu’na verilecek.” demiş…
Pervin Buldan Kadın ve Aileden Sorumlu Bakan, Mithat Sancar Milli Savunma Bakanı, Selahattin Demirtaş İçişleri Bakanı, Murat Karayılan Genelkurmay Başkanı yapılacak demeyi unutmuş sanırım. Kandil’deki Murat Karayılan’ın “CHP ile aynı çizgide AK Parti ve MHP’ye karşı çıktıklarını” söylemesi bu sürecin garantisidir.
Gerçi terörist Demirtaş için “İnşallah Cumhurbaşkanı seçilir” diyen CHP’li milletvekilleri de var. CHP’lilerde motor yanmış durumda…
PKK’lı Pervin Buldan ne demişti: Şimdi biz de yönetimde yer almayı hedeflediğimiz için öyle hani tek başlarına çok bir şey yapma fırsatı vermeyeceğiz. Muhalefet mutlaka iktidara gelmeli ve HDP muhakkak içerisinde olmalı. Böyle bir hedefimiz var.”
Kemal Kılıçdaroğlu üzerinden hayali kabine kuranlar HD(P) KK’sız hayal kurmasınlar… Beyinlerinde oluşan senaryoyu tam ortaya koysunlar ki, her şey yarım yamalak kalıyor yoksa.
DHKP-C ve FETÖ’ye de bakanlık kontenjanı vereceklerdir elbet…
Anca beraber, kanca beraber…
CHP’nin ekran trolü Nevşin Mengü’nün hayali içinde en komiği de Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Dışişleri Bakanı, Türkiye’nin gelmiş geçmiş en çapsız Dışişleri Bakanıdır.” dediği ve hatta daha ileri giderek “ileri derecede gerizekâlı”, “karikatür gibi adam” dediği Ahmet Davutoğlu’nun Dışişleri Bakanı olarak düşünülmesidir. Barzani’ye gidip “Kürt sorununu biz çözeriz” diyen PKK yoldaşı CHP’ye, “YPG terör örgütü değil, vatanını savunan oluşum” diyen HDP ortağı Kemal Kılıçdaroğlu’na da sözde Kürdistan’ı kurma yolunda Ahmet Davutoğlu gibi bir Dışişleri Bakanı lazım olduğu için, hayallerini Ahmet Davutoğlu’nun süslemesi çok doğaldır.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İçişleri Bakanı da Selahattin Demirtaş olursa Türkiye’de hainin, ihanetçinin sırtı yere gelir mi?
Bir de bunların tamamı terör örgütlerine kan kusturan Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin birlikteliğini sorgulamıyor mu, insanın çıldırası geliyor.
Cumhur ittifakı ne zaman kuruldu, hangi misyonla kuruldu ve kurulduğu günden bu yana neler yaptı hepsi ortada.
Peki siz, hepiniz yanyana geldiğiniz günden bu yana HD(P) KK’ya, terörist Demirtaş’a, etki ajanı Osman Kavala’ya sahip çıkmaktan başka ne yaptınız?
Afrin Operasyonu’nda bile terör örgütü YPG’den yana olma şerefsizliğini gösterdiniz. Barzani’nin düzenlediği bağımsızlık referandumuna “Kürdistan kurmak hakkı” şeklinde destek verdiniz.
Sürekli bu ülkede kriz, kaos nasıl yaratılır onun peşinde koştunuz?
Ekonomiyi, sağlığı, doğal afetleri, öğrenci olaylarını hep bunun malzemesi yaptınız.
“Allah düşman başına böyle bir ekip versin” diyeceğimiz muhalefet maalesef Türkiye’de bulunmaktadır.
Daha Cumhurbaşkanı adaylarını açıklamaktan acizler, iki yıldır her gün birbirlerinin genel merkezlerine, evlerine gidiyorlar ama bir türlü karar verip adaylarını açıklayamadılar. Herhalde bunların malum beyinsiz ajansı “Hep böyle davranalım, kamuoyunda beklenti yaratalım sürekli kendimizi tartıştıralım, böylelikle gündemde kalalım” aklını vermiş. Ya da proje birlikteliğinde menfaat çatışması var, bir türlü cumhurbaşkanı adaylarını açıklayamadılar.
Heval Meral geçtiğimiz hafta Türklük düşmanı Serok Ahmet’in evine gitti. Acaba Ekrem İmamoğlu’nun adaylığı için mi destek istedi? Ahmet Davutoğlu geçtiğimiz ay Ekrem İmamoğlu’nu da evinde ağırlamıştı.
Bakalım aday belirleme yarışını Yunanistan tarafı mı, yoksa Ermenistan tarafı mı kazanacak? Bazen kim kimin safında belli olmuyor. Ama Türkiye düşmanlığında hepsinin misyonu aynıdır. Nasıl olsa HD(P)KK ortak paydaları değil mi?